CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, beklenen sınır ziyaretini dün gerçekleştirdi. Artan terör olayları sonrasında Başbakan Tayyip Erdoğan’ın ardından Kılıçdaroğlu da sınıra giderek Mehmetçik’e moral verdi.
Ancak Genelkurmay Başkanlığı, CHP liderinin sınırdaki gezi programına güvenlik gerekçesiyle çatışmaların yaşandığı Gediktepe siperlerini koymadı. Bunun yerine daha güvenli olan Çukurca sınırındaki karakollar gezdirildi. Böylece ‘çökme’ polemiğinden de kaçınılmış oldu. Kılıçdaroğlu, burada askeri yetkililerden bilgi aldı, nöbet tutan Mehmetçiklerle sohbet etti.
Genel Sekreter Önder Sav ile birlikte bölgeye giden Kılıçdaroğlu’na, Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Işık Koşaner ve 2. Ordu Komutanı Orgeneral Necdet Özel de eşlik etti. Önce Siirt Havaalanı’ndan helikopterle Pervari ilçesine geçen Kılıçdaroğlu, Doğan köyüne gitti. Üç şehit veren köy halkına ve şehit yakınlarına taziyelerini ileten Kılıçdaroğlu, köylülerin sorunlarını dinledi. Kılıçdaroğlu, ardından önceki gece bir üsteğmen ile bir uzman çavuşun şehit olduğu Sarıyaprak Karakolu’na giderek, şehit üsteğmen ve şehit uzman çavuşun silah arkadaşlarına baş sağlığı diledi. Şırnak’ın sıfır noktasındaki Gürvil Karakolu’nu da ziyaret eden Kılıçdaroğlu, Başbuğ ve Sav ile birlikte öğle yemeği yiyen askerlerin masasına oturdu.
Kılıçdaroğlu, son olarak sınır hattı üzerinden Çukurca’ya geçti. Burada brifing alan CHP lideri, Türkiye-Irak sınırının sıfır noktasındaki birliği de ziyaret ederek, nöbetteki askerlerle konuştu. Daha sonra Zap Vadisi üzerinden helikopterle Van’a hareket eden Kılıçdaroğlu, Ankara’ya döndü.
anayasa değişikliği, seçimler, referandum 
4198.dünyanın en iyi lideri. “kim ne derse desin şöyle olmuştur böyle olmuştur” ‘cuların 180 derece dönüşlerini görmek beni kopartıyor, “bu denli ikiyüzlülük nasıl olur artık ya” diyesim geliyor. ama tabii ki ulusalcılığın temelindeki bir kavram bu, senelerdir o kadar çok örneğini gördük ki, şaşırmıyorum.
sayın kâmil’in çömelmeme macerasının iki boyutunu siz sayın ulusalcıların kafasına sokmaya çalışacağım.
1. akp yapınca basit, içi boş, aşağılık popülizm, kâmil yapınca “ee bu demokrasi halka istediğini vereceksin aga”
şimdi öncelikle “ee bu demokrasi, halka istediğini vereceksin aga” ‘nın arkasında olduğumu söylemeliyim. demokrasiler bu şekilde işler. halkın, belli ve birbirinden farklı hassasiyetleri olan gruplarına hitap edip, o grupların hassasiyetlerine oynayarak oyunu maksimize etmeye çalışırsın. kömür dağıtmak bulgur dağıtmak da bunun içindedir. hitap ettiğin halk fakirse, kömüre ihtiyacı varsa, ona kömür verirsen oyunu alabilirsin. dolayısıyla bu tarz popülizme “sen nasıl bunu yaparsın, bu yaptıklarının içi boş” demiyorum.
sadece diyorum ki, tayyip ne zaman bir gösteriş yapsa; ne bileyim israil’e çaksa, veya uluslararası bir toplanışta türk bayrağının üstüne basmasa vb. sürekli “oy için bunlar, ooyyyy” bağıran şahıslar şimdi “oy için bunlaarr” ın en boş ve popülist örneğine “ee naapalım demokrasi bu sonuçta oy alacaksın” diyorlar. paoeuhe.
2. işe yarayacak popülizm vs. işe yaramayacak popülizm
daha önce hiç bir liderin yapmadığını yapıp, son derece tehlikeli, ve bir süre önce bir sürü şehit verdiğimiz bir noktayı ziyaret etmek popülizmdir, kimsenin pratikte bir işine yaramaz ama halkın hoşuna gider, yani partinin işine yarayacak popülizmdir. tayyip bu ziyareti yaptıktan sonra bu ziyareti yapmak ise, “biz de geri kalmayak kamahl” diye birinin dirseğiyle sizi dürttüğü anlamına gelir. tayyip’in ziyareti her yerde haber olduğuna göre, halkın sizin komik “altta kalmama” çabanızı görmemesi mümkün değildir. bunun çok salak duracağını muhtemelen anlamış olan kamahl, “biz daha iyisini yapalım” diye düşünmüş fakat inanılmaz komik bir duruma düşmüştür.
farkında mısınız bilmiyorum da, orada bütün askerler çömeliyordu ve bir siperde çömelmekten normal bir şey olamaz. en hardcore ulusalcılar dışında kimse bunda bir problem görmemiştir (onlar da görmemiştir, ama tayyip’in “siper açılımı”nı bir şekilde eleştirmeleri gerekiyordu tabii). dolayısıyla laikliğin kılıcı dostumuzun hareketini “millet sever bunları millet aptaldır zira” şeklinde gösterme çabanız son derece komiktir. millet aptal olabilir ama bu kadar da aptal değildir.
4187.sakin ve comelmeyen guc. yani yazmayayim diyorum, bir tane yazdim basima bela oldu zaten ama gozume batiyor dayanamiyorum. hadi gecmisteki vukuatlari da biraktim, su “o comeldi ben comelmedim!!!11” sacmaligindan sonra bu adama ve etrafindaki archlichlere hala bel baglayabilmek nasil bir gozu kararmisliktir? kaldi ki bir siyasetciye sirf “vaouv adama bak comelmedi oyumu ona vereyim bari” diye yaklasan ve meczupluk tanimlari disinda var olan herhangi bir tc, kktc veya liberya vatandasi mevcut mudur? egitimliyi cahili gectim ayilarin buyuttugu orman adami bile yemez ki bunu? ve vallahi de tallahi de akpli degilim, allahim kitabim bile yok ve hatta bagrima tas basip uc defa karayalcina oy atma acisini yasamis biriyim nolur inanin bana abilerim :(((
4186.siper kahramanı. maaşallah yiğidime. gittiği geziye ajans fotoğrafçılarını değil özel fotoğraf sanatçısını götüren ulu bilge. hazır eli değmişken tsk 2010/2011 kış yaz koleksiyonunu tanıtsaydı.
4185.tayyip’den önce medyanın oyuncağı haline gelmiş insan.
sürekli ben öyle demedim ama ile geçen bir ömür. zor zanaat.
4184.chp nin başına geçmesine sevindiğim liderdir kendisi fakat izlediği politika hiç hoşuma gitmiyor. zira sırf oy toplamak için oraya gitti ve sırf oy için büyük siperlerin arkasında ayakta durdu. maalesef ki bu tam bir akp politikası.
akp yi hiç sevmem. hiç hem de çok net söyliyim. yalnız şunu kabul edeyim ki bugüne kadar siperlere, sıfır noktasına gidip adam gibi oraları gören benim yaş dönemim boyunca hatırladığım tek siyasetçi başbakan olmuştur (yaşım 27). ha bu gene de kendisine oy falan vereceğim anlamına kesinlikle gelmiyor sonuçta ülkenin ebesini bellediler ayrı mesele. sadece yiğidi öldür hakkını ver. (yiğitlik de tartışılır ya neyse en uygun söz bu oldu)
kemal kılıçdaroğlu ne yapıyor ? akp nin yaptığını, şu an oy topluyor mu ? evet çok bilgili olmayan insanlardan alıyor, “vay be ayakta durdu” dedirtiyor ve oy topluyor. tam bir akp politikası ama bilmiyorum acaba böyle mi savaşmak lazım diyorum bazen.
4183.baykal’ı aratacak gibi gözüküyor. aslında 1950’de tarihin derinliklerine gömülmesi gereken bir partinin böyle zorlaya zorlaya ayakta tutulmaya çalışılması en büyük hataydı. erbakan’ın partisinden 21. yüzyıla uygun erdoğan gibi bir adam çıktı. chp’den de böyle birisinin çıkması gerekiyor. bence o kişi mustafa sarıgül’dü ama o fırsat kaçtı artık bu seçimler için. bence sarıgül bir sonraki seçimlere şimdiden hazırlanmalı.
4180.çömelmedi?
o siperler insan boyuna yükseltilmiş.
boş kalan yerlerde de askerler var, askerleri kendine siper etmiş.
kendisi de “yalnızca biz siperlerden bakarken önlerimizde zaman zaman bordo bereliler vardı” diyor.
çömelmedi?
doğrusu da bu zaten gandi efendi, iki tane dangalağın oyu için ucuz polemiklere girmenin hiç alemi yok.