Neşet Ertaş Kimdir, Hayatı, Slayt Ödevi (bozkırın tezenesi powerpoint dosyası)


Neşet Ertaş Kimdir, Hayatı, Slayt Ödevi (bozkırın tezenesi powerpoint dosyası)

neşet ertaş 

bozkırın tezenesi 

2009yerelsecimleri.wordpress.com

Neşet Ertaş,1938 senesinde Kırşehir’in Çiçekdağı ilçesinde Abdallar köyünde doğdu. Babası saz ustası Muharrem Ertaş, annesi Döne hanımdır. 7 kardeşi olan Neşet Ertaş ailenin ikinci çocuğudur. Çocukluğunda 8 sene boyunca Kırşehir, Nevşehir, Niğde, Kırıkkale, Keskin, Yerköy, Kayseri ve Yozgat bölgelerini gezdi. Bu nedenle okula gidemedi. Babası Muharrem Ertaş Orta Anadolu Abdal Müziği geleneğinin büyük ustalarındandır.

Neşet Ertaş, 5-6 yaşlarındayken önce keman, sonra da bağlama çalmayı öğrendi. Gittiği düğünlerde babasına kemanla eşlik etti. Aile geçimlerini bu şekilde kazanıyordu. 14 yaşında gittiği İstanbul‘da çeşitli işler yaptı. 1957 yılında Şençalar Plak tarafından ilk plağı çıkartıldı. “Neden garip garip ötersin bülbül” türküsü plak olunca Neşet Ertaş efsanesi başladı. Neşet Ertaş bu dönemde Beyoğlu’nda da bir gazinoda sahne almaktadır. 

2 yıl boyunca İstanbul’da çalışan Ertaş, daha sonra Ankara’ya gelerek burada sahne almaya başladı. Ankara’da çalıştığı gazinoda Leyla isminde bir kızla tanışarak evlendi. Bu evlilikten Döne, Canan adında iki kız ve Hüseyin adında bir erkek çocukları oldu. Babası Muharrem Ertaş, Neşet‘in bu evliliğine şiddetle karşı çıkmıştır.  

1962 yılında İzmir Narlıdere’de askerliğini yaptı. Askerlik dönüşünde Leyla Ertaş ile süren 7 yıllık evliliğini bitirdi. 1978’de alkol ve sigara kullanımından dolayı parmakları felç oldu. Müzisyenlikten başka mesleği olmadığı için de işsiz kaldı. Tedavi olacak parayı bulamayan Neşet Ertaş, çareyi 1979’da Almanya’da yaşayan kardeşinin yanına gitmekte buldu.

Tedavisini orada yaptırdı. Üç çocuğunu da yanına alarak mesleğine burada yeniden başladı. Çocuklarının eğitimi ve sanatsal çalışmalarından dolayı uzun bir zaman Almanya’da kalan ünlü sanatçı, 2bin yılında İstanbul’da verdiği konserle sahne hayatına geri döndü.

Öte yandan Ertaş, kendisine ait türkülerin son kıtalarında “GARİP” mahlasını kullanmaktadır. Ertaş, sazı ile hiç bir sanatçıya eşlik etmedi, sadece tek olarak çalıp söylemeyi tercih etti. 
 

2009yerelsecimleri.wordpress.com

Süleyman Demirel zamanında devlet sanatçılığı teklif edildiğinde, ”Devlet sanatçısı olmak ayrımcılığa yol açar, ben halkın sanatçısı kalmayı tercih ederim” diyerek bu ünvanı ve devletten para almayı reddetti. 

UNESCO tarafından yaşayan insan hazinesi kabul edilen Neşet Ertaş, 25 Nisan 2011 tarihinde İTÜ Devlet konservatuarından fahri doktora aldı . Bozkırın tezenesi Neşet Ertaş, 25 Eylül 2012 tarihinde İzmir’de tedavi gördüğü hastanede ileri evrede prostat kanseri nedeniyle 74 yaşında yaşamını yitirdi. Bozkırın tezenesi  Neşet Ertaş’ın adı Kırşehir’deki caddelere ve okullara verilmiştir. Ayrıca babası Muharrem Ertaş’la birlikte bir de anıtı bulunmaktadır.


 

Albümleri :

• Hareli Gelin

• Toplanmış Hakimler Dediler İdam (Adnan Menderese Yazmış olduğu Türküsü)

• Çoban

• Diloylu Halay Havası

• Varıp Bir Kız On Yaşına Değince

• Şeytanın Atına Binip Yeldirme

• Bir Leyla Misali

• Yardan Tatlısı Bulunmaz

• Engeller Koymuyor Yar Sana Varsam

• Ceylan

• Bir Çift Turna Gördüm

• Kıbrıs Destanı (Kıbrıs Barış Harekatından Sonra Yazmış Olduğu Türküsü)

• Giyindim Kuşandım Gittim Düğüne

• Aşk Elinden Ağlayan

• Sar Leyla Leyla

• Hasta Düştüm

1960 – Gitme Leylam

1979 – Türküler Yolcu

1985 – Sazlı Oyun Havaları

1987 – Türkülerle Yaşayan Efsane Deyişler Bozlaklar Türküler

1988 – Gönül Ne Gezersin Seyran Yerinde

1988 – Kendim Ettim Kendim Buldum

1988 – Kibar Kız

1989 – Hapishanelere Güneş Doğmuyor

1989 – Sazlı Sözlü Oyun Havaları

1990 – Gel Gayri Gel 

1992 – Şirin Kırşehir

1993 – Kova Kova İndirdiler Yazıya

1995 – Seçmeler 2

1995 – Seçmeler 3

1995 – Seher Vakti

1995 – Altın Ezgiler 3

1995 – Benim Yurdum

1997 – Nostalji 1 

1998 – Ölmeyen Türküler 2

1999 – Ölmeyen Türküler 3

1998 – Gönül Yarası

1999 – Zülüf Dökülmüş Yüze 1 Kayıt tarihi:1969-1974

1999 – Gönül Dağı 2 Kayıt tarihi:1969-1974

1999 – Muhur Gözlüm 3 Kayıt tarihi:1969-1974

1999 – Zahidem 4

1999 – Neredesin Sen

2000 – Garibin Dünyada Yüzü Gülemez 5 Kayıt tarihi:1969-1974

2000 – Niye Çattın Kaşlarını 6 Kayıt tarihi:1969-1974

2000 – Çiçekdağı 7 Kayıt tarihi:1969-1974

2000 – Ayaş Yolları 8 

2009yerelsecimleri.wordpress.com

2000 – Sevsem ÖLdürürler 9 Kayıt tarihi:1974-1986

2000 – Ağla Sazım 10 Kayıt tarihi:1974-1986

2000 – Hata Benim 11

2001 – Dostlara Selam 12

2001 – Sabreyle Gönül 13

2002 – Yar Gönlünü Bilenlere 14

2005 – Vay Vay Dünya 15

2003 – Gurban Olduğum

2008 – Neşet Ertaş 2008


Sevdayı çekip de gönülü bilen 
Gönülsüzün kollarında yatmasın 
Neye yarar sevdadan uzak olan 
Yaşayan ölüdür Allah etmesin

Kerem’den, Mecnun’dan, Kamber’den beri 
Sevda çeken bilir, gönüllü yari 
Kapını çalmadan ölüm haberi 
Sev seveni gözün açık gitmesin

Aşk irade gönüller sultan olsun 
Gönül aradığın gönlünce bulsun 
İsterim ki herkes muradın alsın 
Zalim felek buna mani olmasın

Garibim gönülsüz yare varılmaz 
Gönülsüz gövdeye kollar sarılmaz 
Ömür biter buna karşı durulmaz 
Ömür bitsin, bu sevdalar bitmesin


aman gader gader derler de bu nasıl gader(sebep oy gader of) 
köt’olursa gader başaca gider (of gider gider) 
gurbet ellerinde bir yetim gibi 
ellerim goynumda bıraktı gader (of gader gader)

bulamadım şu dünyanın dadını (sebep oy dadını) 
almadım dünyada ben muradımı (zalım of ben nidem) 
gırdı felek golumu ganadımı 
aman budadım da vermiyo gader 


2009yerelsecimleri.wordpress.com

Evvelim ahalim gönül güneşim 
Nolur ahvalimi bil güneş gözlüm 
Sensiz bu dünyada zaten ölmüşüm 
Yetiş şu gönlümü al güneş gözlüm

Kör olsun feleğin iki gözleri 
Bu gariplik mecnun etti bizleri

Ahmak aldatırmış dünyanın malı 
Çoğunu isteyen delidir deli 
Sensin şu gönlümün varı sultanı 
Gel bunu böylece bil güneş gözlüm

Kör olsun feleğin iki gözleri 
Bu gariplik mecnun etti bizleri

Günahlı bir kulum geldim önüne 
Dar et zülüflerin dola boynuma 
Bir hoş nazar eyle garip gönlüme 
Gönülden gönüle dol güneş gözlüm

Kör olsun feleğin iki gözleri 
Bu gariplik hasretlik mecnun etti bizleri


Bunca yıldır daldan dala gonarsın 
Yuva yap bir dala kal gayrı goñüm 
Beyhude yerlere boşa yanarsın 
Canıyın gıymatını bil gayrı goñüm

Goñülün sevdiği nazla geliyo (geliyo geliyo) 
Aşk oku bağrıma hızla geliyo (geliyo geliyo) 
Bunca dert yükledim fazla geliyo (geliyo geliyo geliyo geliyo) 
Derdine bir ortak bul gayrı goñüm 
Sen de eller gibi gül gayrı goñüm

Garip goñüm gayrı feryad ediyo 
Gönül yarsız bu dünyayı ne’diyo 
Umut hayal olmuş gençlik gidiyo 
Yokuşa düşüyo yol gayrı goñüm 
Sen de eller gibi gül gayrı goñüm


(aman) Anladım evelden böyledir takdir 
Gider bu ayrılık (ayrılık) başaca böyle 
Aradım derdime bir çare yoktur 
Yoksa tecelli-i kader mi böyle (böyle) 
Aradım derdime bir çare yoktur 
Yoksa tecelli-i kader mi böyle (böyle)

(aman) Aksine çark ettin devran-ı felek (felek) 
Hep havaya gitti (zalım of) çektiğim emek 
Sevda çöllerinden ah yar diyerek 
Mecnun da gezerdi ben gibi böyle 

2009yerelsecimleri.wordpress.com

Güzel Şah’tan bize bize bir dolu geldi 
Bir sen iç sevdiğim bir de bana ver 
Hünkar Hacı Bektaş Veli’den geldi 
Bir sen iç sevdiğim bir de bana ver

Payım gelir erenlerin payından 
Muhammet neslinden Ali soyundan 
Kırkların içtiği engür suyundan 
Bir sen iç sevdiğim bir de bana ver

Herkes sevdiğini bilir sesinden 
Dostun muhabbeti beni has eden 
Salman‘ın keşkülünü doldur bu sudan 
Bir sen iç sevdiğim bir de bana ver


nerde ne arıyoñ divane goñül
dinle bir gendiñi anlamak içun
sen bir ruhsun galbin ruhuña bağlı
irade elinde yönelmek içun

tanıyabildin mi sendeki seni
bütün vucuduñu bu nazik teni
allah şahit etmiş ruha bedeni
kimseyi kimseden sormamak içun
kimseyi kimseden sormamak içun (sormamak içun)

saña akıl fikir, bir mantık vermiş
seni gözüñünen dünyayı görmüş
allah sevenlerin göñüne girmiş
gulundan uzakta durmamak içun
gulundan uzakta durmamak içun (durmamak içun)
allah sevenlerin göñüne girmiş
gulundan uzakta durmamak içun (durmamak içun)

sevip sevilmesi gayet datlıdır
garip’im sevgiler farklı farklıdır
bu hak ruhumuzla irtibatlıdır
sır etmiş kendini bilmemek içun
sır etmiş kendini bilmemek içun (bilmemek içun)

o hak ruhumuzla irtibatlıdır
sır etmiş kendini görmemek içun (bilmemek içun)


Yar ey gönül ne gezersin seyran yerinde
Ah alemde her şeyin var olmayınca
Yar ey olura olmaza da sırrını çezme ey
İki başlı muhib yar olmayınca

Varıp bir kimsenin kuyusun kazma
İçine düşersin de yolundan azma
Olura olmaza dost deyip geçme
Kıymatını bilir de yar olmayınca


Gönül ne gezersin seyran yerinde
Alemde her şeyin var olmayınca
Olura olmaza dost deyip gezme
Bir ahdine bütün yar olmayınca

Yürü Sufi yürü, yolundan azma
Elin gıybetine kuyular kazma
Varıp her dükkanında metaın çözme
Yanında mürşidin var olmayınca

Kalktı havalandı gönlümün kuşu
Kavga, gıybet etmek kötünün işi
Üstadın tanımaz bunda her kişi
Anın kim mürşidi er olmayınca

Varıp bir kötüye sen olma nöker
Çarhına değer de dolunu döker
Ne Huda’dan korkar ne hicap çeker
Bir kötüde namus ar olmayınca

Şah Hatayi’m edem bu sırrı beyan
Kamil midir cahil sözüne uyan
Bir baştan ağlamak ömredir ziyan
İki baştan muhip yar olmayınca


Güzel Şahtan bize bir dolu geldi

Bir sen iç sevdiğim bir de bana ver

Hünkâr Hacı Bektaş Veli’den geldi

Bir sen iç sevdiğim bir de bana ver

Herkes sevdiğini tanır sesinden

Senin muhabbet’in beni has eden

Selmanım keşkülün doldur bu sudan

Bir sen iç sevdiğim bir de bana ver

Payım gelir erenlerin payından

Muhammet neslinden Ali soyundan

Kırkların içtiği Engür suyundan

Bir sen iç sevdiğim bir de bana ver

Beline bağlamış Nurdan bir kemer

İçmişem doluyu yüreğim yanar

Herkes sevdiğinden bir dolu umar

Bir sen iç sevdiğim bir de bana ver

Senin Âşıkların kaynadı coştu

Canan’ı uğruna canından geçti

Sefil Hüseyin’im bir dolu içti

Bir sen iç sevdiğim bir de bana ver


Arife tarif ne hacet
Hak meydanda gördüyüsen
O senindir sen onunsun
O sendedir sen ondasın
Eğer bile bildiyisen

Arif olan bunu sezer
Derunumdan gevher ezer
Daima seniyinen gezer
Can gözüynen gördüyüsen

Arif olan bunu bilir
Derunumdan gevher alır
Daha geride ne kalır
Dosta gönül verdiyisen

Arifce bir kelam ettin
Gevherleri talan ettin
Sende arif olup gittin
Eğer garip olduyusan


 

2009yerelsecimleri.wordpress.com

neşet ertaş slayt dosyayı indirmek için:tıklayın

 

 

 

 


neşet ertaş türküleri

Türkü sever türkü söyler, Türk’üm diye

Yine yeşillendi aman Niğde bağları, Bana meskan oldu aman gurbet elleri

neşet ertaş – nedir bu başımda bu sevda nedir?

her çalan saz çalar tatlı çalamaz | neşet ertaş

Nasıl vasfetmeyim sevdiğim seni, Cemalin görünce güller açılır

geleli gülmedim ben bu cihana, şu alem başıma dardır yareden girifdar olmussum, bunca isâle çektiğim ah ile zardır yareden

Neye yarar sevdadan uzak olan, Yaşayan ölüdür Allah etmesin / Kapını çalmadan ölüm haberi, Sev seveni gözün açık gitmesin

bunca yıldır daldan dala gonarsın, yuva yap bir dala gal gayrı goñüm

âdem olup şu dünyaya gelen, hayvanı görünce ibret almalı

hasta düştüm kimse sormaz halimi, o yar bizden gayrı kesti selamı

eller beğenmezken balı, hurmayı; evdeki tükenen una ne dersin?

neşet ertaş: ârife tarif ne hacet hak meydanda gördüyüsen

Neşet Ertaş: aksine çark ettin devran-ı felek, hep havaya gitti çektiğim emek

herkes sevdiğini tanır sesinden / senin muhabbetin beni has eden

varıp bir kötüye sen olma nöker / çarhına değer de dolunu döker

gel gardaş zamana uymasını bil / biraz gulak verip duymasını bil

neşet ertaş: ahmak aldatırmış dünyanın malı, çoğunu isteyen delidir deli

Allah sevenlerin gönlüne girmiş, Sır etmiş kendini görmemek için

arayan mevlasın bulurmuş derler, arayıp gendini bulmakta insan

Bahar gelmiş türlü çiçek açmış, Baharda gül gül baharda ne güzel

ayrılık insanın sözünden olur, her niyet kişinin özünden olur

bir anadan dünyaya gelen yolcu, görünce dünyaya goñül verdin mi

baharım güz oldu yazım kış oldu, goñüle yarini bulduramadım

bir kökte uzamış sarmaşık gibi uzamış gerdana saçların güzel

giye giye eskitmişsin alları – gelir diye çok bekledim yolları

garadır bu bahtım gara, sözüm kar etmiyor yâra

neşet ertaş – gel sevelim sevileni seveni mp3

neşet ertaş – gönlümün süruru, canımın canı mp3

neşet ertaş – insanlar gendini bilebilseydi

gader gader derler de bu nasıl gader?


Yunus Emre
Cahit Zarifoğlu kimdir
Tevfik Fikret slayt
Babanzade Ahmed Naim slayt
Mehmet Akif Ersoy slayt
Salih Zeki slayt
Nihat Sami Banarlı slayt

Neşet Ertaş Kimdir, Hayatı, Slayt Ödevi (bozkırın tezenesi powerpoint dosyası)” için 3 yorum

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.