Etiket: Amerika

ABD tarihinde gördüğü en ölüm­cül savaş: Amerikan İç Savaşı

Amerikan Askeri Ölüm Oranı: 1/15

Amerika Birleşik Devletlerinin tarihinde gördüğü en ölüm­cül savaş olan Amerikan İç Savaşı muhtemelen 620.000 ki­şinin hayatına mal olmuştur. Yakın tarihlerdeki bazı tahmin­lerin 750.000 kişiye çıkardığı bu sayı, ABD’nin öncesinde ve sonrasında girdiği tüm savaşlardaki kayıplarından daha fazladır. Hatta I. Dünya Savaşı ve II. Dünya Savaşı’nda top­lam 534.000’i bulan Amerikan kayıplan bile bunun altında kalmaktadır. Amerikan İç Savaşı’nda yaklaşık olarak 1/15 Okumaya devam et “ABD tarihinde gördüğü en ölüm­cül savaş: Amerikan İç Savaşı”

Latin Amerika’da 7.000 İngiliz Gönüllü

Kuzey Amerika ve Fransa’da yapılan devrimlerden ilham alan Latin Amerika’daki İspanya kolonileri de bağımsızlık yolunda savaşmaya başlamıştır. Napolyon’un Yanmada Savaşı’nda İspanyol monarşisini ortadan kaldırması Ame­rika’daki İspanyol topraklarında politik kargaşa ve savaş ortamı yaratmış ve 1808’de girişilen bağımsızlık sürecinin de tetikleyicisi olmuştur.İspanyol Amerikası’nın özgürleşmesi için savaşmaya hazır olanların arasında daha önce Napolyon Savaşları’nda bulunmuş ve o sırada askeri iş arayışında olan yaklaşık 7.000 İngiliz ve İrlandalI gönüllü asker de yer almıştır. (The Times gazetesinin tahminlerine göre o yıllarda 25 milyon­luk nüfus içerisinde yarım milyon eski asker bulunmaktay­dı.) Ancak bu gönüllülerin bir kısmı büyük ihtimalle aslında özgür ve birleşik Güney Amerika idealiyle hareket etmek­teydi. İspanya İmparatorluğu’na karşı Venezuela, Kolombi­ya, Ekvador, Peru ve Bolivya’yı bağımsızlığa götüren büyük Venezuelalı general Simon Bolıvar da bu idealin savunucularındandı. Okumaya devam et “Latin Amerika’da 7.000 İngiliz Gönüllü”

“Ak parti, CIA tarafından işe alındı, FBI tarafından işten kavuldu”

https://vimeo.com/89196635

ismet özel

Soru: Türkiye’de neler oluyor?

“Türkiye’de neler oluyor sorusu Dünyada neler oluyor sorusundan kopartılabilir mi? Türkiye’de dünyada olanın dışında bir şey mi oluyor? Türkiye’de bütün hadiseleri yorumlayan onlara bir mana atfeden insanların Türkiye’ye mahsus bir bakış açısı var. Ama bunların hepsi dünyada olan bitenin bir uzantısıyla ona dikkat kesilmek gerekiyor. Yol sorduğunuz adamın yalancı olup olmadığını bilmeden yaşarsınız. İşin aslını bilenlerle işin aslını bilmeyenlerin hikâyesi birbirine hiç uymayabilir. Türkiye’de dinlemeler olduğunu söylüyorlar. Angela Merkel’i kim dinliyor meselesi çok daha önemli değil mi? Türkiye’de dinlenen niçin dinlenir Angela Merkel niçin dinlenir? ‘Alman bu dur bakalım ne yapacak’ diye bakıyorlar. Türkiye’de ne oluyor meselesi ile Dünyada ne oluyor meselesini birbiriyle koparmak mümkün değildir. ABD bir milli devlet olarak dünya hâkimiyetinde bir şeyleri elinde tutuyor gibi mi görünüyor. Başka şeyler mi görünüyor bir belirsizlik var. Bunu muayyen hale getirmek için ekstra şeyler yapmak zorunda. Bu ekstra şeylerden biri de Suriye de rejimi devirmekti. Ve bunu yapamadı. Suriye ikinci Vietnam’ı oldu. Bunun böyle olmasında başrol Putin Rusyası’ydı. “Biz kendimizi savunuyoruz Sedat’ı değil” demişti. Putin Rusya’sı ABD’nin ikinci Vietnam’ını idrak etmesine sebep olduğu için şu anda sıkıya alınmış durumda. Sonuç ne olur… “Türkiye’de ne oluyor?” meselesi “Dünya’da ne oluyor”un bir parçasıdır. AKP, CIA tarafından işe alındı. FBI tarafından işten kovuluyor. Türkiye’de göbeğiyle zihniyle herhangi bir organıyla ABD’ye bağlı olan insanlar bütün cepheleri işgal etmiş durumda. Türkiye’de eğer bir siyasi anlaşmazlık varsa-hiç sanmıyorum, böyle bir şey yok Türkiye’de- sadece Amerika’da olan güç mihraklarının farklı farklı yansımaları var. Farklı farklı insanlara bir şeyler söyleniyor. Eğer biz Türk ve Müslüman isek bizi birinci dereceden ilgilendiren hiçbir şey olmuyor. Veyahut bizim aleyhimize olmayan hiçbir şey olmuyor. Bunu da bütün oyuna katılanlar yapıyor. Bir kısmı bizim tarafımızda bir kısmı onların tarafında diye bir şey yok. Eğer biz Türk isek ve Müslüman isek hepsi bizim aleyhimize bir şeyler yapıyorlar…” İsmet Özel’in 8 Mart 2014 Cumartesi günü Tokat Güneş TV’de katıldığı “Gündem” adlı programın görüntü kaydından.

John Dewey: “Her şeyden haberdar olan insanlar yetiştirin, asla işin ehli insanlar yetiştirmeyin Türkiye’de”

John Dewey Amerikalı filozof ve Türk eğitim hayatının da çok önemli bir ismi. John Dewey Türkiye’ye gelmiştir. Bizim Türkiye’de milli eğitim dediğimiz şey büyük ölçüde Amerikalıların belirlemesiyle şekil almış bir şeydir. John Dewey aslında bizim milletçe bir önem kazanmamızı önleyecek tavsiyelerde bulunmuştur bizim milli eğitimimiz hakkında. “Her şeyden haberdar olan insanlar yetiştirin, asla işin ehli insanlar yetiştirmeyin Türkiye’de” diye tavsiye etmiştir John Dewey. İşte bu John Dewey pragmatist filozof olarak bilinir.

İsmet Özel

dolar 7 lira olur mu? erdoğanın dolar açıklaması: suni kriz

türkiyenin ne makro ekonomik verilerinde ne üretim gücünde ne istihdam düzeyinde ne bankacılık sisteminde en küçük bir sıkıntı olmadığı halde suni finansal istikrarsızlık dalgalarına maruz kalıyoruz. bu saldırıların sebeplerini çok başka olduğu açıkça ortadadır.

Amerika, Suriye’de Türkiye ile daha fazla işbirliği istiyor

Tillerson says US ‘wants more cooperation with Turkey on Syria’
ABD Dışişleri Bakanı Tillerson, Birleşik Devletlerin Suriye”de Türkiye ile daha fazla işbirliği istediğini söyledi.

Washington hopes to cooperate with Ankara to minimize threats against Turkey and continue the fight against the Islamic State of Iraq and the Levant (ISIL), U.S. Secretary of State Rex Tillerson said on Feb. 14.


Birleşik Devletlerin Dışişlerinin en yetkili ismi olan Rex Tillerson, Vaşhinkton’un Türkiye’ye karşı olan tehditleri asgari seviyeye indirmek ve Deaş ile olan mücadeleye devam etmek için Ankara ile işbirliğinde olmayı umduğunu söyledi.

Ankara is “an important NATO ally and partner in the region,” added Tillerson, who acknowledged that Turkey faces threats from within its border as well as from areas in Iraq and Syria.

He also noted Washington and Ankara are committed to the “same outcomes” in Syria, including the defeat of ISIL, the de-escalation of violence there, and moving the Geneva peace talks forward.

The U.N.-backed international peace conference is aimed at ending the Syrian civil war by bringing together the Syrian government and opposition groups to discuss steps toward a transitional government.

Ankara, Türkiye’nin Irak ve Suriye’deki bölgelerden yanı sıra sınır içinde tehditlerle karşı karşıya olduğunu kabul eden Tillerson, “bölgede önemli bir NATO müttefiki ve ortağı” olduğunu sözlerine ekledi. Okumaya devam et “Amerika, Suriye’de Türkiye ile daha fazla işbirliği istiyor”

13 şubat hurriyet daily news yazarı murat yetkin yazısı: türkiye’nin abd’ye meydan okumasının zamanlaması

Turkish Foreign Minister Çavuşoğlu said on Feb. 12 that relations between Turkey and the U.S. will either improve or get much worse.

Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu 12 Şubat 2018 tarihinde “Türkiye ile ABD arasındaki ilişkilerin ya gelişecek ya da daha kötüye gidecek” dedi.
Ankara apparently believes it is not possible to sustain relations between the two NATO allies at the current level of strain. Çavuşoğlu also said Turkey does not want to hear “more promises” from the U.S., but rather concrete steps. On Jan. 11 government spokesman Bekir Bozdağ also said Washington should “stop trying to convince Turkey” about its Syria policy and must instead start delivering.

America and Turkey leaders shaking hands on a deal agreement

Ankara belli ki iki NATO müttefiki arasındaki ilişkilerin şu anki gerginlik seviyesinde sürdürülmesi mümkün olmadığına inanıyor. Çavuşoğlu, Türkiye’nin ABD’den daha fazla vaatler duymak istemediğini, somut adımlar atmasını istediğini söyledi. Hükümet Sözcüsü Bekir Bozdağ, Washington’un, Suriye politikası konusunda “Türkiye’yi ikna etmeye çalışmayı bırakması gerektiğini” ve bunun yerine teslim edilmesi gerektiğini söyledi.

Ankara is clearly weary of the U.S.’s promises about its ties with its local collaborators in the fight against the Islamic State of Iraq and the Levant (ISIL), the People’s Protection Units (YPG), which is the Syrian extension of the outlawed Kurdistan Workers’ Party (PKK). The PKK is designated as a terrorist organization not only by Turkey but also by the U.S.

Ankara açıkça ABD’nin Irak İslam devleti ve Iraklı Kürdistan İşçi Partisi (PKK) Suriye uzantısı olan Levant (ısıl), halk koruma birimleri (YPG) karşı mücadelede yerel işbirlikçileri ile bağlarını konusunda sözlerinden bıkmış. PKK, sadece Türkiye değil, ABD tarafından da terörist örgüt olarak belirlenmiştir. Okumaya devam et “13 şubat hurriyet daily news yazarı murat yetkin yazısı: türkiye’nin abd’ye meydan okumasının zamanlaması”

Arnavuti Zoti veya Nereden Çıktı Bu Kuyruklu Kürtler? (I)

İstiğna (nazlı davranma, tok gözlülük, gönül tokluğu, tenezzül etmeme) insanı dinden çıkarır. Bu cümlenin arz ettiği hükme ulaşmanın yolu sözlüklerden değil, hayattan geçiyor. Hangi istiğnayı, ne türden bir istiğnayı kendimizden uzak tutmalıyız?istigna
Hayat bize mevcudiyetimizin diğer mevcudiyetlere gerek usul ve füru (atalar, cetler ve çocuklar), gerekse cevher (var olan bir şeyin özü, esâsı, varlığındaki maya, gevher) ve araz (aslında olmayıp bir şeye sonradan eklenen nitelik, ârız olan durum) olarak kaydını umursamayan istiğnanın insanı dinden çıkardığını öğretecektir. İnsandan insana uzlaşma mahsulü olmaksızın, yani “al gülüm, ver gülüm” hesabı haricinde kalarak uzanan bağların değerini öğrendiğimizde Türk olmanın ve Türk kalmanın faydasına ermiş oluruz. İnsanın din içinde kalması kendi lehine münasebetlerle kendi aleyhine münasebetleri birbirinden ayıran çizginin silinmez vasfa kavuşması uğruna göstermesi vacip fasılasız (aralıksız, kesintisiz, ara vermeden, biteviye) çabayı elden bırakmadığı kadar mümkündür.

Konumuz Allah katındaki dine örfi kısmı ağır basmamış bilinçli giriştir. Kelime-i şahadet ile dine girişimiz kabullerimize sadakati esas almamızla, kabullerimizin hakkını verme vaadinde bulunmamızla başlar. Nedir kabullerimiz? Kabullerimizin ilki ve vazgeçilemezi bir ülkeye sahip oluşumuzdur. İnsanın mayası ülke gerçeğinden yoğrulmasaydı ne Kâbe bina edilecek, ne hicret vuku bulacak, ne de biz fetihle mükâfatlandırılacaktık. Girişten itibaren din içinde kalışımız yaşadığımız günleri bir ülkemiz olup olmadığı gerçeğine vasıl olma (ulaşan, erişen) zamanı bilmeği intaç ediyor (sonuçlandırma, sonunu alma, bitirme). Kavrayış gücümüz karakterimizi ele verecek. Topraklarımızın gerçekliği neye taalluk ediyor? Var olduğu farz edilen ülke kimin yurdu, kimin memleketi, kimin vatanı? Asıl yakıcı sual: Bu ülkeye ne olacak?  Okumaya devam et “Arnavuti Zoti veya Nereden Çıktı Bu Kuyruklu Kürtler? (I)”